Piri Reis Üniversitesi ve Bulancak Denizcilik Yüksek Okulunun açılacağı haberlerini basından öğrenmiş bulunuyoruz. Hatta Piri Reis Üniversitesine rektör ataması da yapılmış...
Piri Reis Üniversitesinde denizcilik ile ilgili sadece bir tek fakültenin olacağı da yazılan haberlerin arasında...Her iki okulda ülkemize hayırlı olsun, Allah utandırmasın..
Yukarıda sözünü ettiğimiz üniversiteye ismini veren Piri Reis korsanlıkdan Osmanlının donanmalarında komutanlık düzeyine gelmiş, zaferler kazanmış muzaffer bir komutan .Bu kadar mı? Değil tabii..Ünlü bir Türk denizcisi olan Piri Reis kazandığı zaferlerin dışında yazdıgı Kitab-ı Bahriye adlı kitap ve çizdiği haritalarla denizciliğe deneysel ve gözlemsel boyutda bilimsel katkısı olmuş bir denizci atamız..
Korsanlıktan başlayıp Osmanlı donanmasının şanlı komutanlarından biri olacak kadar şaşırtıcı bir hayata sahip olan Piri Reis in ölümü ne yazık ki şanına yakışır olmamış...
Biliyoruz ki denizler arası ulaşım ya da denizle yapılan ulaşım sadece gemilerle malların taşınmasını değil antik çağdan başlayarak felsefeden, biyolijiye, tıpdan, doga bilimlerine kadar insanoğlunu hep aydınlık yarınlara taşıyan değerlerin de bir kıtadan diğerine aktarılmasına tartışmasız en faydalı yol olmuştur...Öyleyse Piri Reisin haritalarının ve kitabının da insanlık tarihine (aynı harita 2 kez düzenlemiş) dolayısı ile faydalı olduğu ortadadır..Piri Reis Üniversitesine de aynı rotada başarılar diliyorum tekrar..
Adını Piri Reis den alan bu üniversitenin açılmasını üç açıdan çok önemsiyorum;
Mutlaka ülkemizin bir üniversitesi olup istihdama kaliteli elemanlar yetiştirmesi açısından "çok" önemlidir..Kurslarla gemi adamı yetiştirme iddiasının "fakülte ciddiyetine" gelmesi açısından önemlidir...Denizcilik mesleğinin " ehliyetden" ibaret olmadığı gerçeğini Piri Reis Üniversitesinin açılması paydasında artık herkesin kabul etmesi açısından önemlidir.Bir açıdan da samimi duygularımla merakı mı yenemiyorum;
Madem bu üniversitenin sadece tek bir fakültesi denizcilikle ilgili olacaktı neden diğer fakültelere ayrılan kaynak denizcilikle ile ilgili diğer okullara kaydırılıp Piri Reis fakülte olarak var olan bir üniversitenin çatısı altında açılma dı? Bunun yanıtını da "demek ki ülke gereksinimleri göz önüne alınarak bu fakültelerin de açılması uygun görülmüştür" diyorum..
Denizcilik eğitimine yeni fakülteler ve yüksek okullar katılırken meslek lisesi mezunu arkadaşlarımızın yakın sefer bölgelerinde ve küçük tonajlı gemilerde ki istihdama cevap vermesi konusunda ki düşüncemi ısrarla koruyorum..
Bu bağlamda "Denizcilik Meslek Liselerine" gerekli desteği göstermeye mutlaka devam edilmesi , ehliyet konusunda sıkıntısı olan liselerin sorunlarının mutlaka çözülmesi gerektiğini bir kez daha yinelemek istiyorum...
Denizcililk meslek liselerini geliştirmek bu sektörün alt yapısını korumakla eşdeğerdir..
Yazımı sonlandırırken sektörde ki bir yanlış anlatıma ve söyleme değinmek istiyorum; düşünülenin ve söylenenin tam aksine YDO mezunları açılan hiç bir okula karşı değiller..Bu doğru değil..Prensipte hiç bir yurtsever sahip çıkacak hangi meslek dalında olursa olsun aydın yetiştirecek eğitim yuvalarına karşı çıkmaz..Karşı çıkılan ve herkesin üzerinde mutlaka mutabakat etmesi gereken konu " var olan eğitim yuvalarının , meslek liseleri de dahil kapasite ve kaliteleri arttırılmazken, ehliyet sorunları çözülmezken yeni okul açmaya yönelik çalışmaların hem nicelik hem de nitelik anlamında öncelikleri bozduğu şeklindedir". Önceliklerin bozulması da sonradan maliyetleri arttıran rektifiye gereksinimleri ile karşımıza çıkar..
Konuyu açmışken devam edeyim; ülkemizde ki bütün denizcilik okulları mezunu arkadaşlarımız bizlerin ( ben de bir YDO mezunuyum bu ara) kardeşleri olup onların YDO mezunlarına saygı ve muhabbetle baktıklarını biliyor bizler de onları aynı sevgi ve muhabbetle kucaklıyoruz...Benim şahsım adına çok iyi ağbi kardeş ilişkisinde olduğum çeşitli kademelerde yöneticilik yapan ve çok da başarılı bulduğum özellikle meslek liselerinden mezun kardeşlerim var.
Hatta onların başarıları bana ülkemizde meslek liseleri gerçeğinin nasıl savsaklanıp geç kalındığını en trajik şekilde anlatmaktadır..Bu tabii başlı başına tartışılacak ayrı bir konu..
Ama kısaca değineyim; meslek sahibi olmadan kariyer sahibi olmaya çalışan bir nesil yaratmış durumdayız..Bu nesili yarını olmayan fakültelerle kışkırttık..Ülkemizin geleceği bu genç kuşakları daha az zaman ve masrafla bir çok alanda, daha genç yaşta meslek sahibi yapabilecek iken harcadık ve hala harcıyoruz..
Türkiye fakülte ve yüksek okul mezunu işsizlerin en yüksek olduğu ülkelerden biri belki de birincisi..OECD nin kayıtlarına bakın..
Neyse konumuza dönelim;
Bugüne kadar hemen hemen bütün denizcilik okullarında YDO mezunları hocalar eğitime katkıda bulunmuşlar ve bulunmaktadırlar..Ve de bu okullarda YDO mezunlarının yazdığı bir çok kitap okutulmuştur ve okutulmaktadır...
Bu Piri Reis Üniversitesi için de geçerlidir Bulancakta ki Yüksek Okul için de..Bilgi gücünü bütün ülkenin hizmetine sunmak kaçınılmaz bir yurtseverlik görevidir..YDO mezunları da "önce vatan" anlayışında ülkesini ve insanını seven bireyler ve camia olarak hareket etmektedirler..
Denizcilik Fakültesi bundan böyle hem kalite yarışında bayragı sürekli daha yukarılara taşımak ve diğer okulları böylece motive etmek, hem de diğer meslektaşlarını 124 seneyi aşmış YDO geleneklerinin pozitif enerjisinden yararlandırmak durumundadırlar..Bunun dışında ki her anlayış marjinalliğe giden yolda güdük kalacaktır..
Ülkemizin içinde yeteri kadar nifak varken bir de biz kendi sektörümüze gereksiz ayrışmaları sokmayalım..
Gelin her yeni oluşumu fırsat bilip yeni ve aydınlık ufuklara doğru vira bismillah diyelim..
Bu ülke hepimizin, bu sektör de..
Sevgiler herkese.