Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul Milletvekili Ünal Çeviköz'ün geçtiğimiz gün yaptığı açıklamaları Mavi Vatan sathını hiçe sayan açıklamalar olarak niteleyerek, "Mavi Vatanı savunmak milli bir duruş gerektirir. CHP'de bu milli duruş var mıdır? Onu kendileri sorgulasınlar. Ülkemizin deniz yetki alanını sadece karasuları ile sınırlandırmaya çalışan anlayış ancak ve ancak bir cehalet ya da ihanetin yansıması olabilir" dedi.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Başbakanı Ersan Saner'i ağırladı. İkili, ağırlamanın ardından Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nden ortak bir basın açıklaması yaptı. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay, burada yaptığı konuşmasına, KKTC Başkanı Saner'in Adana ve Hatay'da gerçekleştirdiği ziyaretlerden ve gaziler günü vesilesiyle Kıbrıs gazileri ile bir araya gelmesinden memnuniyet duyduğunu dile getirerek başladı.
"Başbakan Saner ile siyasi ve ekonomik alanlardaki gelişmeleri kapsamlı şekilde ele alarak, çözüm önerilerimizi ortaya koyduk"
Oktay, KKTC Başbakanı Saner ile ortak gündemlerindeki konulara ilişkin kapsamlı bir görüşme gerçekleştirdiklerini belirterek, "KKTC'de yürütülen projeler ile siyasi ve ekonomik alanlardaki gelişmeleri kapsamlı şekilde ele alarak, çözüm önerilerimizi ortaya koyduk. Özellikle 2021 Yılı İşbirliği Protokolüyle mutabakata vardığımız eylemleri, gelinen noktayı ve aksayan yönleri detaylı şekilde değerlendirdik" dedi.
Oktay, Saner'e KKTC'nin kurumsal yönetim kapasitesini güçlendirecek adımların meclis açıldığında süratle atılması gerektiğini vurguladığını ifade ederek, "Bunun için de Türkiye olarak gerekli desteği vermeye devam edeceğiz. Ekonomik ve kalkınma iş birliğimiz çerçevesinde, KKTC'nin hayat damarlarını oluşturan sektörlere; ulaştırmadan enerjiye, tarımdan sanayiye, turizmden eğitime ayrı ayrı eğiliyoruz" diye konuştu.
Oktay, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından duyurulan Cumhurbaşkanlığı Külliyesi ve Cumhuriyet Meclisi projesi üzerinde yoğun bir şekilde çalıştıklarını aktararak, yakında inşaata başlanacağını söyledi.
"Çok daha güçlü bir KKTC'yi birlikte oluşturmaya devam edeceğiz"
Kuzey Kıbrıs Türk halkının refah seviyesinin yükselmesi için üzerlerine düşen ne varsa yaptıklarını belirten Oktay, "Aldığımız kararların uygulanmasını aşama aşama yakından takip ediyoruz ve sayın Başbakan ile çok sık bir araya gelmemiz bu projelerin yakın takibinde olduğumuzu da zaten kamuoyuyla paylaşıyoruz. Türkiye-KKTC iş birliği ve kardeşliğini çok daha ileri boyutlara taşıyacak, çok daha güçlü bir KKTC'yi birlikte oluşturmaya devam edeceğiz" ifadelerine yer verdi.
Oktay, KKTC Başbakanı Saner ile Kıbrıs meselesine ilişkin son gelişmeleri değerlendirmesi fırsatı bulduklarını belirterek, çözüm için öncelikle Kıbrıs Türk halkının egemen eşitliğinin ve eşit uluslararası statüsünün tescil edilmesi ve garanti altına alınması gerektiğini kaydetti.
"Rum tarafı, artık kendilerini Ada'nın tek sahibi görmekten vazgeçmelidir"
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay, Kıbrıs adasının ortak sahibi olarak Kıbrıs Türk halkına ait Kıbrıs Türk Devletinin egemen eşitliğinin ve eşit uluslararası statüsü tescil edildikten sonra Ada'daki iki devlet arasında bir iş birliği ilişkisi tesis edilmesi amacıyla müzakerelerin ancak başlayabileceğini dile getirerek, "Rum tarafı, artık kendilerini Ada'nın tek sahibi görmekten vazgeçmelidir" dedi.
"Bu artık Kıbrıs Türk halkının ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin beka, istiklal ve istikbal mücadelesidir"
Kıbrıs'taki Türk tarafının artık boş söylemlerle sonu belli olmayan müzakerelerle kaybedecek zamanı olmadığını belirten Oktay, "Modası geçmiş, iki tarafın rızasını yansıtmayan BM parametrelerinde çözüm aramak beyhudedir. Bu artık Kıbrıs Türk halkının ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin beka, istiklal ve istikbal mücadelesidir" ifadelerini kullandı.
"Maraş açılımının iki tarafa da yarar sağlayan bir girişim olduğu unutulmamalıdır"
Doğu Akdeniz ve Maraş açılımı konularında KKTC Başkanı Saner ile görüş alışverişinde bulunduklarını aktaran Oktay, "Türkiye, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin uluslararası hukuka uygun olarak, mülkiyet haklarına saygı ilkesi çerçevesinde yürüttüğü Maraş açılımına desteği tamdır. Maraş açılımının iki tarafa da yarar sağlayan bir girişim olduğu unutulmamalıdır" dedi.
"Ülkemizin deniz yetki alanını karasuları ile sınırlandırmaya çalışan anlayış cehaletin yansımasıdır"
CHP İstanbul Milletvekili Ünal Çeviköz'ün geçtiğimiz gün yaptığı açıklamaları Mavi Vatan sathını hiçe sayan açıklamalar olarak niteleyen Oktay, şöyle devam etti:
"Bakıyoruz, muhalefet Yunanistan ile aynı cepheden konuşarak özellikle CHP sıralarından Mavi Vatan kavramını hedef alıyor ve Mavi Vatanı yayılmacı bir kavram olarak nitelendirme cüretinde olanları duyuyoruz. Mavi Vatanı savunmak milli bir duruş gerektirir. CHP'de bu milli duruş var mıdır? Onu kendileri sorgulasınlar. Ülkemizin deniz yetki alanını sadece karasuları ile sınırlandırmaya çalışan anlayış ancak ve ancak bir cehalet ya da ihanetin yansıması olabilir."
"CHP, yayılmacı-maksimalist politika izleyenin kim olduğunu görmek istiyorsa saldırgan bir tutum izleyen Yunanistan'ı görecektir"
Mavi Vatan'ı yayılmacı, genişlemeci, askeri bir politika şeklinde tarif edenlerin Rum ve Yunan ikilisi olduğuna dikkati çeken Oktay, "Mavi vatan kavramını eleştirenlerin de kimlerin uzantısı olduğu ortadadır. Dün İstanbul'da katıldığımız Mavi Karadeniz Kongresinin açılışında da ifade ettim; Mavi Vatan kavramı Türkiye'nin ilan edilmiş ya da uluslararası hukuktan kaynaklanan haklarını; yani denizlerdeki canlı ve cansız kaynaklardan istifade etme irademizi içerir. CHP, yayılmacı-maksimalist politika izleyenin kim olduğunu görmek istiyorsa kendi topraklarından 600 kilometre uzakta ve bizim burnumuzun dibinde saldırgan bir tutum izleyen Yunanistan'ı görecektir. Türkiye'yi değil" dedi.
İki gündür Türkiye'de olduğunu söyleyen KKTC Başbakanı Ersan Saner, "Dün Gaziler gün olması neticesiyle hem Adana'da hem de İskenderun'da gazilerimizle bir araya geldik. Özellikle Kıbrıs Barış Harekatına katılan gazilerimizle birlikte olunca da duygusal anlar yaşadığımızı buradan ifade etmek istiyorum. Çünkü Türkiye Cumhuriyeti'nin siyasi olarak ortaya koymuş olduğu politikaların alanda savunucusu olarak ve birebir çatışma yaşayan kişilerle bir arada bulunmak bizleri gerçekten duygulandırdı. Kendilerine huzurunuzda bir kez daha, ortaya koymuş oldukları cesaretten ve yürekli davranıştan dolayı teşekkür ediyorum" dedi.
Türkiye ile 2021'de imzaladıkları iş birliği protokolü gereği Fuat Oktay ile sürekli bir araya gelmelerinin verimli olduğunu söyleyen Ersan Saner, "Son buçuk ay içerisinde ortaya koymuş olduğumuz icraatlar belki de yıllardır Kıbrıs Türk halkının özlemiş olduğu icraatlardır diye ifade etmek istiyorum. Burada program gereği yapılması gereken altyapı yatırımları başta olmak üzere 500 yataklı devlet hastanemiz, e-devlet binamızın atılmış olması ve e-Kapı'nın açılmış olması KKTC'de de dijital dönüşümün başlangıcı olacağı noktasını bir kez daha yenilemek istiyorum" dedi.
Saner, göreve geldiği zaman 'KKTC'yi şantiye alanına çevireceğiz' ifadesine Türkiye'nin verdiği güçlü destekten dolayı teşekkür etti. Türkiye'den KKTC'ye gönderilen korona virüs aşıları hakkında da açıklamalarda bulunan KKTC Başbakanı Saner, "543 bin doz aşının anavatandan ülkemize gönderildiğini onurla ifade etmek istiyorum. Dünyada birçok ülke hala daha aşı ile tanışmamışken bizlerin nüfusumuzun oranının üzerinde aşı kapasitesine sahip olmamız ama bunun yanında da istediğimiz aşılama oranına da ulaşamamamız bizim açımızdan kabul edilebilir bir yaklaşım değildir. En kısa zamanda bu oranın artması içinde hükümet olarak ortaya koyduğumuz politikaları geliştirip özellikle 19-39 yaş arasındaki genç kuşağı da aşılayarak ileride sağlık sistemimize gelecek olan yükü hafifletmeyi amaçladığımızı ifade etmek isterim" ifadelerine yer verdi.
KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar'ın Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Amerika'da olduğunu hatırlatan Başbakan Saner, "Orada yapılacak olan Türkevinin açılış törenine birlikte katılacaklar. Bunun bizim için iki büyük anlamı vardır. Anavatan Türkiye Cumhuriyeti her zaman KKTC halkının yanında olduğunu ifade etmiştir. Ancak New York gibi dünya politikasının şekillendiği bir yerde açılacak olan Türkevinin içerisinde de KKTC'ye ait, oradaki diplomatik temaslarımızı ve dünya ile geliştireceğimiz siyasi ilişkiler anlamında bizlere sağlamış olduğunuz bu imkandan dolayı da halkım adına teşekkür etmek istiyorum" diye konuştu.